Tuesday, August 31, 2010

Büyük Kanyon

Turizm ile gezginlik arasında ince bir çizgiden fazlası vardır. Mesela gezginlik meraklılara mahsustur, turizm ise aptallara. Ancak bu önermeyi bilip de (an itibari ile uydurmuş olsam dahi) turist olmadığınızı zannetmek ise daha büyük bir aptallık olabilir. Bu laf salatasının çözümü Büyük "kanyon gezimiz"de saklı.



Küçükten beri belgeseller boyu ekrandaki o kırmızı taşlara aval aval bakıp "evet çıkıcam ben o tepeye" diye içinizden geçirdiyseniz ve nihayet o kayalarla buluşma şansı ayağınıza geldi ise size bir kaç hatırlatmayı borç biliriz; netekim deneyim yenilen kazılkların bileşkesidir.

İnternette Büyük Kanyon hakkında yapacağınız kısa bir araştırma istenmeyen sonuçlara yol açabilir. Arama motorunuzun size "sky walk" diye bir hede getirmesi ve sizin de heyecan içinde "evet ben kanyonun üzerindeki cam balkondan yürümek istiyorum, bunu yapabilirm!" gibi naralar atmanız kuvvetle muhtemel. Yapmayın! Araştırın, neymiş, nasıl gidilirmiş, kaç paraymış, ulaşım nasılmış gibi... Bunu gezinizin başında yapın; otelinizde internet olmayabileceği, olsa da günlük 10 dolar olabileceği ve teknoloji çağında bu saçma ücreti vermek istemeyebileceğinizi hesaba katın. Neden mi:

"Sky Walk", yani "hava yürüyüşü" denilen hadise Hualapai Kabilesi'nin (evet bir Kızılderili kabilesi) özerk toprakları içerisinde kalan arazide inşa edilmiş dev bir balkon. Balkonun tabanının cam olması ziyaretçilere kanyonun üzerinde havada yürüyormuş hissi uyandırıyor. Buraya kadar çok heyecanlı. Fakat satıraralarını okumakta fayda var. Buranın özerk bir kabile arazisi olması, araziye eliniz kolunuzu sallayarak gieremeyeceğiniz anlamına gelir. Vahşi Batı'nın "eller yukarı donlar aşağı" felsefesi artık gerilerde kalmış olsa da, kapıdan girişte hala "sökün paraları ahbap" yaklaşımı esas alınmış.

Kanyona bir kaç mil kala yol bir anda bitiyor ve kendinizi çölün ortasında küçük uçakların ve helikopterlerin inip kalktığı ve içinde büyük bir çadır olan bir otoparkta buluyorsunuz.GTA Vice City'de uçuş eğitimi alanlara çok yabancı gelmeyecektir bu tanım. 5 saatlik yolculuğun ardından karşınıza çıkan bu medeniyet Kanyon'la olan tek bağlantınız ve bu bağlantının fiyatı ise 43 dolar. Bu ücrete giriş parası, kabile vergisi, "impact fee" (bu Amerika hükümetinin topladığı bir vergi) ve gezinin buından sonrasını üstlenecek otobüslerin benzin ücreti dahil. Sky Walk dahil değil! Kanyonun üzerinde yürüyebilmek için bir 30 papel daha vermeniz gerekiyor. Biz vermedik, eğilip baktık, ondan para istemiyorlarmış.

Bu kadar "büyük" bir kanyonun dibine gidip kafayı uzatmak hadisesinin böyle turistik bir havaya bürünmüş olması can sıkıcı olsa da kat edilen 5 saatlik yolun niteliği size o turu almaktan başak bir şans bırakmıyor. Baştan konuşalım, Gand Kanyon'a giderken GPS'inize güvenmeyin. Hele Sky Walk'a gidecekseniz sakın! GPS ile asla bulamazsınız. Sky Walk'u bulmanın en iyi yolu 93 numaralı Otoban üzerindeki "Rosie's Den" isimli küçük diner'ımsı lokanta'ya sormaktır. Hemen elinize bir kroki tutuşturup nereden sapacağınızı,  nerede 25 milin üzerine çıkamayacağınızı, vb detayları anlatacaklardır. Ayrıca aç iseniz bir hamburger patlatmanızı da öneririz, biz yemedik ama oldukça güzel görünüyordu. Dönüşte yemek isterseniz çok geç olabilir.
Rosie'nin yerinden ayrıldıktan yaklaşık bir 40 mil sonra taşlı topraklı bir yola giriyorsunuz. İşte bu yol "maden o kadar rahatsız oldun neden kanyonun başka bir yerine gitmedin?" sorusunun cevabı. Yaklaşık 1.5 saat süren bu yolu aştıktan sonra artık 43 değil 1000 dolar da olsa o kanyonu görmeye ikna oluyorsunuz. Peki değer miydi bu kadar eziyete? Kesinlikle!

Büyük Kanyon sen mi büyüksün biz mi?


Colarado'nun halleri.

No comments:

Post a Comment